E-Kitap Palm tutan Muteferrika
Kitap Erzurum Yolculuğu & Byelkin'in Öyküleri
Dosya tipleri: [PDB]  [PDF]
Öykü / Uzun Öyküler
Yazar: Puşkin
Yayın: Mart 2001

  ÖNSÖZ
 

  Doğumunun 200. yılında tüm dünyaca anılmakta olan büyük Rus yazarı Aleksandr Puşkin (1799 - 1837) her şeyden önce şair olarak tanınmakla birlikte, öykü-roman-anlatı türündeki yapıtlarıyla da Rus ve dünya edebiyatının en büyük yazarları arasındadır.
  Bu kitapta sunulmakta olan yapıtlardan ''Byelkin'in Öyküleri'', süssüz, yalın bir üslupla yazılmış, gerçekçi, özlü sanat ürünleridir. Bu öykülerde Puşkin, sıradan halk insanlarını büyük bir yalınlıkla, humor duygusundan da yoksun olmayan kendine özgü gerçekçiliğiyle çizmiştir. ''Menzil Bekçisi'' öyküsünün kahramanları olan yaşlı bekçi ve kızı, daha sonraki büyük yapıtı ''Yüzbaşının Kızı''nın kahramanları gibi Rus edebiyatının ölümsüz tiplerindendir. Gerek onlar, gerekse ''Tabutçu'da tabut yapımcısı ve kızları, ''Köylü Genç Bayan''da hizmetçi kızlar, uşaklar, sevecen bir alaycılık ve duyguyla yaratılmış bütün bu tipler, gerçekçi Rus yazınına örnek oluşturmuşlar; Dostoyevski, Bekrasov, Tolstoy, Çehov, vb. daha sonraki dönemlerin birçok büyük Rus yazarı için tükenmez esin kaynakları olmuşlardır.
  ''Byelkin'in Öyküleri''yle birlikte sunduğumuz ''Erzurum Yolculuğu'' ise büyük yazarın gezi türünde yapıtıdır. Çarlık yönetiminin baskısı altında bunalan özgürlükçü Puşkin için yurtdışı yolculuğu büyük bir özlemdi. Yazık ki bu özlemi gerçekleşemedi. Baskıcı yönetim büyük şaire yurtdışına çıkma izni vermedi. Buna karşılık Puşkin, 1829 yılındaki Osmanlı-Rus savaşı sırasında Rus ordusuyla birlikte yola çıkarak Erzurum'a kadar geldi. 1836'da yayımlanan ''Erzurum Yolculuğu'' bu yolculuğun izlenimlerini yansıtır.
  ''Erzurum Yolculuğu'' Puşkin'in çok yönlü zekâsının, kültürünün ışıltılarıyla parlayan, Batılı ''oryantalist'' yazarların bu alandaki ürünlerinden çok farklı bir yapıttır. Puşkin, oryantalistlerden farklı olarak, süslemeksizin ve abartmaksızın, Doğu'yu kendi kimliği ve özellikleriyle, yoksulluğu içindeki gururu ve tutarlılığıyla yansıtabilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun bu doğu bölgesiyle İstanbul arasındaki karşıtlık ve çelişkileri dahice bir öngörüyle sezebilmiş olan Aleksandr Puşkin, kitabında yer alan (''Yeniçeri Eminoğlu'' takma adıyla yazılmış) şiirinde bu öngörü ve sezgilerini dile getirmiştir.
  ''Erzurum Yolculuğu'ndaki Kafkas doğası betimlerinin (şairin daha önceki dönemlerinin ürünleri olan ''Kafkas Tutsağı'' vb. destanlarındaki betimlerle birlikte), yıllar sonra bir başka büyük Rus yazarını, Maksim Gorki'yi derinden etkilemiş oldukları söylenebilir. Savaş alanı betimlerinin ise, ''Sivastopol Öyküleri'' ve hatta ''Savaş ve Barış''ta Lev Tolstoy'u derinliğine etkilemiş olduğu açıklıkla görülebilmektedir: ''Yolda yanlamasına uzanmış yatan genç bir Türk'ün cesedi önünde durdum. 18 yaşlarında bir delikanlıydı bu. Bir kızınkini andıran solgun yüzü henüz tazeliğini yitirmemişti. Sarığı tozlar içinde, yatıyordu. Tıraşlı ensesinde bir kurşun yarası vardı...'' Büyük bir yazarın insancıl bakışını yansıtan bu gerçekçi betim, bir savaş alanı görüntüsünü bütün tarih kitaplarından çok daha belirgin ve elle tutulurcasına gözler önünde canlandırmaktadır.
  Aleksandr Puşkin, yalın gerçekçiliği, insancıl bakışı, özgün, akıcı anlatımı, kendi toplumunun ve çağının gerçeklerini yansıtabildiği için evrenselliğe ulaşmış tüm yapıtlarıyla, Rus ve dünya edebiyatının, doğumundan 200 yıl sonra olduğu gibi gelecekte de yeni kalmayı başaracak büyük şair ve yazarlarındandır.
 

  Ataol Behramoğlu
  Mayıs 1999
 

 

 
 
Anasayfa
 
 
E-kitap
 
E-öykü
Bilgi